gökkuşağı

6 Mart 2014 Perşembe

Song Seung Hun Üzerine Bir Anne-Kız Parodisi ^^

Konuya girmeden önce söylemek istediğim bir şey var!! BEN DEMİŞTİM!! BEN DEMİŞTİM BEN DEMİŞTİM!! Önceki yazımda Song Seung Hun'un Türkiye'ye geldiğini ve İstanbul'da fotoğraf çektirdiğini söylemiştim. Sonrasında da şu cümleyi kurmuştum: "Bir Koreli Türkiye'ye geliyorsa İstanbul'dan sonra uğrayacağı ilk yer Kapadokya'dır" diye!! Ve evet işte beklediğim fotoğraf geldi:
Merak edenler için fotoğrafın çekildiği yer Göreme'yi kuşbakışı izleyebileceğiniz "Esentepe" 
Bugün Kapadokya'da yağmurlu bir gündü ve akşama doğru azalan yağmur yerini kapalı bir havaya bıraktı. Bunu fırsat bilerek bugünkü yürüyüşümüzü yapmak için annemle birlikte evden çıktık. Yolu daha yarılamamıştık ki yağmur yeniden yağmaya başladı. "Birazcık ıslanırız canım ne olacak" diyerek yürüyüşümüze devam ettik. Sonrasında benim değerlim olan iki çingumdan (Hanife'm ve Azra'm, siz kendinizi biliyorsunuz ;) kocaman seviliyorsunuz kooccaaammaaaaannn!! :* :* kkk :D) gelen bir mesaj ve telefonla bizim Seung Hun'un Kapadokya'da olduğunu öğrendim. İşte burdan sonrası tam bir komedi!!

UYARI: Bundan sonrasında anlatılacaklar tamamiyle gerçektir ve bizzat yaşanmıştır. Konu Absürd komedi olarak devam edecektir!! Yüreği kaldırmayacak olanlar devam etmesin :D

Telefonu kapadıktan sonra sevindirik olan ben yolda deli gibi gülmeye başlayınca eve dönüş yolunda annemle aramızda geçen konuşma:
Ben: ahaha :D Yeeeyy!! Ben dedim!! Ben dedim!!
Annem: Delirdi yine!! Ne oldu, kim gelmiş?
B: Anne Koreli bir aktör vardı Türkiye 'ye gelmişti şimdi de burdaymış, fotoğraf paylaşmış, bizimkiler haber verdiler.
A: Yine mi koreliler? ooyy!! Belli oldu niye delirdiğin :D :D Sizin aranızda akıllınız yok mu hiç??
B: Anneee!! ommaaaaaa!! yerimde duramıyorum yaaa!! Nerdeki acep? Azra'nın dediğine göre yüksek bir yerdeymiş ve gökkuşağını paylaşmış!!
A: Yağmur burda (avanos'ta) yeniden başladığına göre Göreme veya Uçhisar taraflarında olması lazım.
B: Kesin Göreme'dedir yaa!! Şimdi gitsem hava kararmaya yaklaştı, bulamam ki..
A: hah tamam bir elin korelisini aramadığın kalmıştı, bulup ne yapacan?
B: ahaha :D önce bir bulayım sonra düşünürüm ne yapacağımı :D :D
A: oldu anladım ben seni..
B: tüh ya daha önce haberim olsaydı belki yakalayabilirdim..
A: Tüh ya! nasıl kaçırdın sen bunu?!
B: değil mi? :( oofff :( Bak şimdi anne bir hikaye yazalım seninle... Şimdi şu yoldan bizimkinin arabası geliyor olsa..
A: tamam başladık yine!! Özge çişim var daha sonra konuşalım! (Burda Tarkan'a gönderme yapıyor kendileri :D :D Yanlış anlaşılmasın annem bir Tarkan hayranıdır :D)
B: ahahaha :D :D yooook öyle, hemen kurtulmak yok :D Bak şimdi: Bizimkinin arabası geliyor karşıdan sence ben ne yaparım?
A: önüne atarsın kendini sen!!
B: evveet doğru bildin :D :D Böylece arabayı zorla da olsa durdurmuş olurum ama tabi bu arada benim bacağım kırılmış?
A: ya Sabır! eee?? kırık bacakla benim başıma kalıyorsun?
B: ehu ehu :D yok orası öyle olmuyor; bizimki arabadan atlayıp yanıma geliyor ve..
A: dur tahmin edeyim: sana aşık oluyor? ilk görüşte aşk, bildim değil mi? :D :D
B: nerden bildin? :D :D Ve dayanamıyor beni hastaneye götürüyor başımdan da bir an olsun ayrılmıyor..
A: Yazık adama!! ahaha :D :D
B:Yaa niye yazık olsun!! :D ooff!! Hayalimi bölüyon ya!! Dur bak dinle: Ben iyileşene kadar dönmüyor Kore'ye, ben tam hastaneden çıkacağım zaman bana ne diyor??
A: "Bu deliden kurtuldum sonunda!!" diyordur kesin :D :D
B: yoook, diyor ki: Özge-sshhii il keronaca!!
A: Ne diyor, Ne diyor???
B: Özgecim evlenelim diyor!!
A: ppuuuffff :D ahahahaha :D ahahaha :D dur yürüyemeyecem gülmekten!! :D ahahaha :D :D
B: niye gülüyorsun bu kadar yaaa!! Çok mu komik, olamaz mı yani!!
A: olur olur :D şimdi sizi çocuklarınız da olur değil mi, böyle tombul tombul çekik çocukları hayal edince!! ahahaha :D :D ( burda gördüğünüz gibi annem benim kilocuklarımla dalga geçiyor, baya eğlendi gerçekten :D)
B: gül sen güüül! :D evet öyle düşününce komik tamam kabul  :D :D ama benim cevabımı duymadın daha??
A: neymiş cevabın?
B: "Andüüüeeee yani hayııırrrr evlenemem seninle, ben başkasına aşığım!!" diyorum ve onu orda bırakıyorum!!
A: aaaa ne oldu şimdi? hani onun için arabanın önüne atmıştın kendini, şimdi ne oldu da vazgeçtin??
B: dur daha bitirmedim kadın acele etme :D Diyorum ki: "Beni seviyorsan bana BigBang'i getir!! Mutlu olmamı istiyorsan beni GD, Taeyang, Seung Ri, T.O.P veya Daesung'tan biriyle evlenmemi sağlarsın? veya farketmez hepsi de olur" diyorum :D :D :D
A: Ne BigBang'miş bu yahu!! Kız her işin sonunu Sidi midir Cidi midir ona bağlıyor!! Adama yazık oldu, arada kaynadı gitti... Bari seni Kore'ye götürmesini isteseydin, vicdansız yazar mahvetti adamı!!
B: Bu Kore draması anne olacak o kadar.. :D :D
A: ee sonu nasıl bitiyor? bu kadar mı?
B: evet bitti bu kadar aynı sonu belirsiz Kdramalar gibi!! :D :D
A: Kore dizisi izleye izleye bu hale geldin sen.. aaa bak Özge karşıdan gelen traktörün içinde olmasın senin ki?? :D Yolda arabası bozulmuş otostop yaparak sana kavuşmaya çalışıyor :D Benden de iyi yazar olur :D
B: ahahah :D Özge'nin aşkı yollara mı düşürüyor adamı?? Yok bence beni evin önünde bekliyor süpriz yapacak!!
A: tamam oldu! Şöhret olduk desene :D Öyleyse eve gidince sen kapının önündeki kameraları oyala bende eve girebileyim :D
B: ahahah :D Seviyorum seni kadın!! :D
A: Git sen BigBang'ini sev deli şey!!

Eve gelene kadar yaptığımız konuşmanın bir kısmını dinlediniz, verdiğim rahatsızlıktan ötürü özür dilerim :D ama bugün müthiş keyifli bir gün olduğu için paylaşmak istedim :D Eve gidene kadar yolda gördüğümüz her araca yorum yaptık hatta bir ara Seung Hun'u bir kamyon şoförü olarak bile hikaye yazdık :D İlk başta uyarımı yaptığım için kendimi suçlu hissetmiyorum sonuna kadar okuyan sizdiniz!! :D Biraz saçmalamaya ihtiyacım vardı iyi oldu böyle :D :D
Sadece bir fotoğraf karesinden çıkan bu sohbet beni müthiş eğlendirdi, o anı yaşamak gibi olamaz ama eminim sizi de eğlendirmiştir. ^_^ Bu yazıdan çıkan sonuç ise yine sonu belirsiz biten Kdramalar gibi havada kaldı :D İşte bu kadar!! :D

4 Mart 2014 Salı

Yürüyüş rutinim ve 2NE1 hakkında bir kaç lakırdı ^^

Uzun zamandır spora başlamak istiyordum ama çalışırken zamanım olmuyordu sonrasında da üşengeçlik edip bir başlayıp bir bıraktığım yürüyüşlerim vardı.Bundan 3 hafta kadar önce bu üşengeçliğe bir dur deyip yürüyüşe başladım.Tam 3 haftadır (daha doğrusu 3 hafta 2 gündür :D) Her gün günbatımına yakın çıkıp 3-5 km arası yürüyorum tabi annemle birlikte ^^ Ben yürüyüş yapacağım deyince o durur mu hiç! :D Evet buraya kocaman bir MAŞALLAH alalım ve içimdeki bu yürüyüş canavarı ölmesin :D Elimden geldiğince devam ettirmeye kararlıyım. Tabi bu yürüyüş aşkıma günbatımının muhteşem güzelliğinin etkisi yok değil. Sırf bu manzarayı izlemek için yürüyorum bile diyebilirim ^_^ Sizinle de paylaşmak istedim:


Gün Batımında Kızılırmak ^^
Bugün yürüyüşümün ve bu manzaranın tadını 2NE1'ın yeni albümü Crush ile çıkardım. Anlayacağınız bugün gözümde kulağımda keyif doluydu! :D Eğer hala dinlemediyseniz kızlarımın albümüne bir göz atın derim, eminim pişman olmayacaksınız. Hem 2 klip birden paylaşarak YG Papa yine trolledi bizi :D ama tabi böyle trollenmeye can kurban, YG papa hep böyle ol! :D
Kızlarım yine dünyayı kurtarıyor: Come Back Home!! ^^

Çok şekersiniz ama siz!! Happy!! ^^


Bu albümden benim favorim olan 2 parçam var, ilk dinleyişte sardılar beni ^^ İlki:
 "Gotta Be You!!"

Diğeri ise CL'in solosu: "Mental Breakdown"

(Çeviriler için Nymphe'ye teşekkürler ^^)

Bu arada Koreli aktörlerden Song Seung Hun Türkiye'deymiş. Ne için geldiğini bilmiyorum ama İstanbul'da çeşitli yerlerde çektirdiği fotoğrafları biz Kore Fanlarından kaçmadı tabi! :D Eğer bir Koreli Türkiye'ye geliyorsa İstanbul'dan sonra uğrayacağı ilk yer Kapadokya'dır arkadaş!! :D Ne dersiniz belki bizim Song Seung Hun'u buralarda yakalarım?? Olur mu olur? Belki bir yürüyüşte de manzaram Seung Hun olur? :D :D
Şimdilik bu kadar, Görüşmek üzere çingular!! Anyyoonngg!! ^_^

3 Mart 2014 Pazartesi

Küçük bir sızı...

Bazen bazı şarkılar bir şeyler hatırlatır; unutmak istediklerini yada unuttuğunu sandığın şeyleri… Bazen bir şarkı eskilerden tanıdık bir koku olur gelir burnunu sızlatır derinden.. Bugün de öyle... Nerden çıktın karşıma?


Sen sandığım şey belki benim yüreğimdi...

25 Şubat 2014 Salı

Film Önerisi: CENNETİN RENGİ

Bloğumda uzun zamandır film veya dizi tanıtmadığımı farkedince hemen koştum taslaklarımı karıştırdım ve size güzel bir film getirdim. Eğer benim gibi dünya sinemasından filmler izlemeyi seviyorsanız mutlaka izlemeniz gereken bir film: "Cennetin Rengi"


Cennetin Rengi İran sinemasından bir film ve yönetmeni Majid Majidi. Bu adamın filmlerini çok seviyorum ben, Özellikle Cennetin Rengi'nden ayrı olarak birde "Cennetin Çocukları"nı izlemenizi tavsiye ederim. Eminim bu hüzünlü bir ayakkabı hikayesini de beğeneceksiniz.

Cennetin Rengi'ne dönecek olursak ilk olarak fazla spoiler vermeden konusunu anlatmakla başlayayım:
Baş karakterimiz yüreği güzel çocuk Muhammed'in çevresinde gelişir her şey; Muhammed kör bir çocuktur ve evinden uzakta Tahran'da görme engelli çocuklar için özel olan bir okulda yatılı kalmaktadır. Muhammed'in sene boyunca en sevdiği zaman yaz tatilinin gelip babasının onu eve götürme zamanıdır.Çünkü evde onu çok seven bir ninesi ve iki kız kardeşi vardır. Onlarda Muhammed gibi yaz tatilinin gelmesini iple çekerler. Ne var ki bu mutlu tablonun dışında kalan biri vardır: Muhammed'in babası! Babası Muhammed'i bir engel olarak görüp kabullenememiştir, yeniden evlenmesine bir mani olarak görür oğlunu hatta köylüden bile utandığı için Tahran'daki okula göndererek uzak tutar Muhammed'i. Film boyunca Muhammedi'in yaşadıkları çerçevesinde anlatılıyor her şey. Eminim bu yüreği kocaman çocuğu benim gibi sizde çok seveceksiniz.

Filmden sevdiğim bölümlerden birkaçı:









-Nine senin ellerin neden beyaz?
+Benim ellerim beyaz değil ki oğlum, çalışmaktan kapkara oldular..
-Hayır nine, senin ellerin bembeyaz, iyiliğin rengi bu..


Elleriyle Allah'ı arayan bir çocuk, etkilenmemek elde değil...


 Birazcık SPOİLER almak isterseniz izleyin, filmde en etkilendiğim bölüm: 


Şimdilik bu kadar, Eminim beğenirsiniz ^_^ İzlediğinizde yorumlarınızla görüşlerinizi bildirirseniz çok sevinirim!
Görüşmek üzere!! ^_^

13 Şubat 2014 Perşembe

EfeKızı günyüzü gördü; Kızılırmak Keyfi! ^^

Uzun zamandır ev kuşu olmuştum resmen birde kış mevsiminde olduğumuzdan iyice içerilere çekilmiştim. Söylemiştim değil mi üşümeyi hiç mi hiç sevmiyorum :( Bu aralar şubata hiç yakışmayacak şekilde sıcak olduğundan evden çıkma fırsatım oldu. (ama keşke şubat namına yakışır şekilde davransa ben üşümeye razıyım!!) Ve sonuç olarak birkaç gündür annemle kendimizi Kızılırmak'ın yanında buluyoruz. Irmak seyrinde yürümek pek bir keyifli oluyor ^^ Eğer yolunuz olur da Kapadokya'ya düşerse mutlaka Avanos'a gelin ve Kızılırmağın keyfini çıkarın. İşte size bugünden birkaç kare ^^ ( Telefonla çektim görüntü kalitesi pek iyi değil ama idare edin artık ^^)
İlk olarak gökyüzü bugün muhteşemdi!! Ben bulutları izlemeye bayılırım o yüzden bazen bulutları da fotoğraflarım, aynı bugün olduğu gibi ^^


ve işte Kızılırmak keyfi ^^


 Kızılırmak'ın şeker misafirleri!! ^_^



Irmak kenarında oturmak ve piknik yapmak için güzel alanlar var aklınızda bulunsun: eğer buralara yolunuz düşerse piknik için Kızılırmak kenarı iyi fikir! ^^




Ve tabi bizim küçük bir misafirimiz vardı; çok sevimliydi!! Çirkin şey seni!! ^_^

Seyre daldık ve güneşi Kızılırmak kenarında batırdık, böylece birazcıkta Sunset yapmış olduk ^_^


Şimdilik bu kadar canlar yeni yazılarda görüşmek üzere!! ^_^