gökkuşağı

26 Eylül 2012 Çarşamba

BURDAYIM!!!

Evet biliyorum uzun zamandır birşeyler paylaşmıyorum ama burdayım aslında sessizliğimin sebebi yazacak birşeyimin olmaması değil tam tersi o kadar çok paylaşmak istediklerim varki hangisinden başlayayım bilmiyorum. Hatta şu söz tam benim durumuma uygun düşer;

Söylenecek sözün çokluğu, bazen insanı dilsiz bırakır...Tıkanır kalırsınız. Haklılığın suskunluğu diğer suskunluklara benzemez..."

Söyleyecek çok şeyim var ama kırgınlıklarım herşeyi söylememe engel oluyor çünkü bir başlarsam devamı gelir ve durduramam, biliyorum. Kırgınlıklarım en çok da kendime her gördüğümü insan sanmamdan kaynaklanıyor, Saflık değil benimkisi sadece karşımdakini  de kendim gibi bilmem. 
Bu aralar hayat benim için yorucu geçiyor,birkaçını sayacak olursam; Önceki yazılarımda bahsettiğim iş konusu hala bir düzene girmiş değil Şubeyi kapattılar ama hala tazminatımı alabilmiş değilim bugündü yarındı diyerek oyalayıp duruyorlar :( bilen birileri varsa bana anlatabilir mi; iş sahipleri personeli çıkardıktan sonra tazminatları hangi süre aralıkları içinde ödemeliler? ben araştırıyorum tam net bir cevap alamadım. Sonra kardeşim SBS de  Kozaklı Anadolu Lisesi'ni 3. lükle kazandı. Kozaklı Kaplıcalarıyla ünlü Nevşehir'e bağlı bir ilçe, bize 45 dk uzaklıkta o nedenle orda devlet yurdunda kalacak O yüzden Kardeşimi Kozaklı'ya uğurladık ki aklım hep onda inşallah ortama uyum sağlar ve alışır, dualarınızı eksik etmeyin olur mu? :) Veee yirmilik diş çilem bitmiyor, doktorun dediklerini aynen tekrarlıyorum: " Kızım ağzın çok küçük olduğu için dişlerin bile ağzına sığmıyor kısaca durum bu... " dedi ve yirmilik dişimin çıkacak yer bulamadığından çene kemiğine baskı yapıyormuş bu  nedenle küçük çaplı (!) bir ameliyat geçirmemin şart olduğunu öğrenmiş bulunmaktayım Nevşehir' de böyle bir oparasyonun zor olacağını belirttiler ve Kayseri'ye gitmemi önerdiler oooffff ben çok korkuyorum yaaa Gitmemeyi düşünüyorum ama bu acıya ne kadar katlanırım bilemiyorum pööff yaaauuu utanmasam doktorun önünde tepine tepine ağlayacaktım,dişe yapılan iğneden korkan ben kaldı ki ameliyat olacağım nayır nolamaaazzz eski Türk filmlerinde Araba çarpan kadının gözleri nasıl açılıyorsa bana da öyle olsa araba ağır çekim bana çarpsa ve yirmilik diş bir anda çıksa kaybolsa bende kurtulsaaamm!!! Üzerimden birde Kpss diye bir olay geçti ki hala moralim düzelmiş değil o konuya hiç girmeyeceğim, direk geçelim!!!
Buraya yazmadığım ne çok olay birikmiş ama en geç kaldığımsa G-Dragon'un dönüşü Türünün tek örneği ve en iyisi döndü sonunda oooffff onlar ne güzel şarkılar yaa durun tamam buraya kadar GD'yi bir sonraki yazıma bırakıyorum doya doya tadını çıkarmam lazım azıcık sabredin :D
Güce ihtiyacım var yeniden başlamak için,yeniden iş aramak için... oofff yazarken bile içim sıkılıyor ama toparlanıyorum, dinlendim, yavaştan kendime geliyorum bu aralar bana Muhammed Ali'nin şu sözleri çok destek oluyor;

Gelmiş geçmiş en büyük boksör olarak kabul edilen Muhammed Ali , kendine çok güvenen, başaracağına hücrelerine kadar inanmış, kendini hedefine tam anlamıyla “adamış” biriydi…
İşte o büyük inancı gösteren Muhammed Ali’nin etkileyici ve iz bırakan sözleri…

Bakışlarım size asla yalan söylemez…
Eğer yalnızca bir tane şampiyon olacaksa, bu benden başkası olamaz.
Bana sadece iyi olduğumu söylemeyin.
Çünkü Ben en iyiyim!
Ben en iyisinin de iyisiyim!
Bütün dünyaya haykırmak istediğim şey bu.
Şampiyon benden başkası olmayacak!
Bütün rakiplerime söyleyin…
Eğer korkuyorlarsa, hiç çıkmasınlar karşıma.
Kazansın yada kaybetsinler,
Ama mutlaka bir şampiyon gibi oynasınlar.
Çünkü korkaklarla asla işim olmaz benim.

Eğer korkuyorsan, bittin demektir.
Ya kahramanca savaş ya da çek git.
Eğer kazanacağımı bilmiyorsam, asla ringe çıkmam.
Eğer benim gözlerime korkusuzca bakamıyorsan, kaybettin demekti.
Gözlerime asla korkusuzca bakamazsın.
Çünkü benim gözlerim,
Bu dünyadaki bütün gözlerden daha korkusuzca bakar.
Zorluklar beni asla yıldıramaz,
Çünkü ben imkansıza bayılırım.

Eğer en iyi değilsem, hiçbir şey değilim demektir.


Eğer kaybedeceksen bile,
Bir şampiyon gibi kaybet!!!


Dediğim Gibi BURDAYIM!!! :D

TÜRKÜLER YETİM KALDI

Hepimizin, Tüm Anadolu'nun sevdiği saydığı bir halk ozanı değildi bence bir halk kahramanını Neşet Ertaş'ı Hakka uğurladık. O Anadolu'nun sevdasını dile getiren adamdı.Her gönüle girmek kolay değildir ama Neşet Ertaş bunu türküleriyle, mütevazılığıyla,sevdasıyla başarmış bir insandı. Bir kaç yıl önce Avanos'a (Kapadokya'nın el sanatları merkezi) konser vermeye gelmişti  türküleriyle küçükten büyüğe herkesi hem oyantıp hem ağlatmıştı konser sonunda "Buralara bir daha gelmek nasip olmaz, Hakkınızı helal edin..." demişti ki o zaman boğazıma birşeyler düğümlenmişti dün ölüm haberini aldığımda ilk aklıma bu sözü geldi ve gerçekten çok üzüldüm...
Saza her vurduğunda içimizi titreten gönlümüzün teline basan Neşet Ertaş; bize türkülerini bırakıp gitti, Keşke her güzel şeyin kıymetini elimizdeyken bilebilsek...
İşte o güzel eserlerden birkaçı;
Zülüf Dökülmüş Yüze...



Kaşların karasına-Niğde bağları



Gönül Yarası filminde seslendirdiği; Karlı Dağlar 



Göğnümüz hep seni arıyor; Neredesin sen...



Başımız sağolsun...

1 Ağustos 2012 Çarşamba

DURUM GÜNCELLEMESİ; BEKLEMEK!

Bu aralar zamanım sadece beklemekle geçiyor bunun sebebi de birşeylerin tamamen sonlanmayıp benim devam etmemi engellemesi, burda birşey olarak bahsettiğim konuysa şurda bahsetmiştim Tık Tık ;İş Konusu!
Benim başlattığım devir-teslim işlemlerini merkezdekilerin devam ettirmesini bekliyorum, herşeyin halledilip tazminatlarımı alıp, rahatlayıp bir "OH" demek için bekliyorum, evimde huzurlu bir şekilde ayaklarımı uzatıp uzun zamandır dinlenemediğim zamanların acısını çıkarmayı bekliyorum, boş zamanımı nasıl değerlendirsem diye kafa yormayı ve kısa bir süre bile olsa tek derdimin bu olmasını bekliyorum. ne yazık ki bunların hepsini yapabilmem için ilk önce sevgili müdürümün kıçını kaldırıp devir teslim işlemlerini bitirmesi gerekiyor! (ki daha bir adım atmış değil!) Her zaman olduğu gibi gider ayak bu kızı nasıl sinir krizlerine sokarım diye uğraşıyor.Benimde en sevmediğim şey belirsizlik içinde ne olacağını, nereye gideceğini bilmeden beklemektir. Her konuda sabırlıyımdır sonuna kadar giderim ama böyle beklemek beni yoruyor.10 Gündür böyle bir hal içerisindeyim ki canım ne yazmak ne de başka birşey istedi.
Bu durumda biraz daha bekleyeyim, müdür bozuntusundan bu kadar beklemenin acısını bir güzel çıkarayım sonra biliyorum ki EfeKızı; dinlenmiş, huzura kavuşmuş, mutlu-mesut olarak bomba gibi, zıpkın gibi geri gelecek! O günü bekleyin !!! :)
Özgür olmak istiyoruuum!!! Deniz görmek istiyoruuum!!! İstanbul'u görmek istiyoruuum!!!

YETİNMEYİ BİLİR MİSİN?



ALDIRMA DELİ GÖNLÜM!!!


"Giden gitsin, sen şarkılar söyle içinden BOŞVER!"

KENDİME YENİ BİR BEN LAZIM!


20 Temmuz 2012 Cuma

Laf Salatası İlk Çekilişini Yapıyooor!!!

Eveet bir çekilişe daha katıldım bu sefer tam benlik bir çekiliş çünkü bir kitap çekilişi, Laf salatası ilk çekilişini yapıyor ve bende verdiklerini görünce dayanamadım hemen katıldım tabiii :D
sizde katılmak isterseniz hemen şurdan http://nesrinmutlu.blogspot.com/2012/07/laf-salatasnn-ilk-cekilisine-hepiniz.html
O kitaplar ve özellikle o defter benim olsun istiyoruuuummm, Bana çıksııın AMİİİNN :D

Sizde katılmak isterseniz çabuk olun son katılım 10 Ağustos!

18 Temmuz 2012 Çarşamba

HAYALLER GERÇEK OLUR MU???

Uzun zamandır işleri iyi gitmeyen çalıştığım şirket sonunda iflas bayrağını çekti ve 3 farklı şehirdeki şubelerini kapatma kararı aldılar. Bu şubelerden biride benim şubem. Doğal olarak benimde işime son veriyorlar tabi.Son birkaç aydır bir kapatma mevzusu dolaşıyordu ama merkezden tam net birşey duymamıştık, maaşlarda da gecikmeler olmaya başlamıştı ki bugün sevgili (!) genel müdürüm telefonda kapatma işlemlerini başlatmamı istedi.
Bu habere sevineyim mi, üzüleyim mi bilemiyorum, şaşkına döndüm. Nedense ne yapacağımı bilemedim, bir an için şuurumu kaybettim diye korktum çünkü 2 saniye önce kahkaha atarak sevinç çığlıkları atarken 2 saniye sonrasında "Ne olacak, nasıl olacak, nerden başlayacağım..." sorularının içine gömülmüş dalmış gitmiş buldum kendimi... Bu ruh halimde şuan 2 seçenek arasında gidip geliyor, açık konuşmak gerekirse kendimden korktum :) Sinirlerim bozuldu herhalde...
Sevinmemin başlıca nedenlerinden birkaçı şöyle;
1.Sevgili uyuz müdürümden kurtuluyorum artık o insanı sinir eden inlemelerini duymayacağım bu benim için büyük bir şans! ( Allah'ım sen bilirsin, beni yağmurdan kaçarken doluya tutma ne olursun, daha beter bir uyuza denk getirme Amiiiiin!!! )
2.İşe gitmek için 2 araç değiştiriyordum ki artık otobüs yolculuğundan ve otobüs beklemekten gına gelmişti, uzun bir süre bırakın otobüsle yolculuğu "otobüs" kelimesini bile duymaya tahammülüm yok!!!
Üzülmemin başlıca nedenlerinden birkaçı şöyle:
1. Aslında üzülmemi gerektirecek bir şey bulamıyorum kendimde ama her ne kadar sevmesemde bir işim vardı.
2.Az da olsa kendi paramı kazanıyordum,kendi ayaklarım üzerinde durabildiğimi hissetmiştim...
Siz olsanız ne yapardınız? Nasıl tepki verirdiniz hiç düşündünüz mü? Ben bu konuda çok hazırlıksızdım...
O kadar çok tatile ihtiyacım var ki; üniversiteden beridir hiç durmadım sadece pazarlarım vardı ki ondada uyuyayım mı birikmiş işlerimi mi halledeyim açıkçası pazar günleri hiç birine yetmedi. O kadar uzun süredir dinlenmedim ki şöyle ayaklarımı uzatıp kitap okumak artık bir lüksmüş gibi geliyor. Ne yapacağımı da bilemiyorum...
Elimde bir miktar birikimim olsa hemen gerçekleştirmek istediim büyük bir hayalim var. O zaman iş aramak zorunda olmazdım, sevdiğim işin kadını olurdum :D
Hayalimde bir "Bilgi Evi" açmak var, içinde eğlenerek vakit geçirirken bir yandan yeni dostluklar edinip bir yandan da bilgi sahibi olup kendinizi geliştirebileceğiniz bir yer. İçinde büyük bir kütüphaneden tutun da eski yeşilçam filmlerinin oynatıldığı (artık kore dizileride olabilir ;) ) sineması, Pc salonu, Kafeteryası, Terası, Kırtasiyesi (...) olan; şark köşesinde oturup hem kitap okuyup hem sohbet edilecek türden bir yer hayalim... İnsanlar isterse kitapları satın alabilecek isterse orda kahvesini yudumlarken kitabını okuyabilecek. Her zaman böyle bir ortamın hasretini çekmişimdir. Para, pul, ev, araba hiçbir şey istemiyorum ordaki hava yeter bana... 
Kültürlü, bilgili  yeni insanlarla tanışmanın verdiği mutluluk ve kitap kokusu; İşte tüm hayalim bu...
PEKİ HAYALLER GERÇEK OLUR MU? BU SORUNUN CEVABINI BULMAK İSTİYORUM!
SENCE???

Biraz BigBang dinleyip kendime gelmem lazım yoksa bu böyle olmayacak, kafamı toplayamayacağım...
Bu şarkı nedense bana iyi geliyor...

BİGBANG - LET ME HEAR YOUR VOİCE